zarar vermek
1zarar vermek — 1) kötülük etmek Bu davaya zarar verecek ihtiyarları ortadan kaldırmaya çalışmaktadır. F. R. Atay 2) birinin parasal kayba uğramasına sebep olmak …
2zarar — is., Ar. żarar Bir şeyin, bir olayın yol açtığı çıkar kaybı veya olumsuz, kötü sonuç, dokunca, ziyan, mazarrat Aldığı günlerde iyi para getiren oteli zararla kapatmaya başlamışlar. M. Ş. Esendal Birleşik Sözler akıllara zarar akla zarar manevi… …
3zeval vermek — zarar vermek veya yok etmek …
4zayiat vermek — kayba uğramak, zarar ziyan görmek …
5imtihan vermek — 1) sınanmak 2) tehlikeli ve zor bir durumdan zarar görmeden iyi bir sonuca ulaşmak …
6zarara sokmak — zarar vermek …
7halel getirmek — zarar vermek Son nefesine kadar devlet adamı saygınlığına halel getirmeyen böyle bir metanet örneği olmuştu. H. Taner …
8talkmak (talkamak) — zarar vermek I, 506 …
9IDRAR — Zarar vermek. * Avret üstüne avret almak, evli iken bir daha evlenmek …
10IZRAR — Zarar vermek. Zarara uğratmak …