yemek yapmak
1piknik yapmak — kırda yemek yemek ve gezinti yapmak …
2nane yemek — yakışıksız bir davranışta bulunmak, uygunsuz bir iş yapmak …
3perhiz yapmak (veya etmek) — sağlığı korumak veya düzeltmek amacıyla özel bir beslenme düzeni uygulamak Fiyatlar o kadar yükseldi ki perhiz eder gibi yediğim hâlde, yine her yemek bir buçuk lirayı geçmeye başladı. Ö. Seyfettin …
4rejim yapmak — sağlığı korumak veya zayıflamak amacıyla belirli yiyecekleri yemek …
5tavuk ayağı yemek — gevezelik etmek, dedikodu yapmak A, o nasıl lakırtı, dedi. Bunlar da tavuk ayağı yemişler, ağızlarında bakla ıslanmıyor. M. Ş. Esendal …
6rüşvet yemek — bir işi yapmak için birinden rüşvet almak …
7gâvura kızıp oruç yemek (veya bozmak) — başkasına kızıp kendine zararlı olan bir iş yapmak …
8bok yemek — kaba yakışıksız bir iş yapmak …
9hatır için çiğ tavuk yemek — bir kişiyi gücendirmemek için yapılması güç olan şeyleri bile yapmak …
10aklını peynir ekmekle yemek — alay şaşkınca ve akılsızca işler yapmak …