yardım etmek
1yardım etmek — kendi gücünü, imkânlarını başka birinin iyiliği için kullanmak Kalkmasına yardım etmedikten başka ayaklarından sarılmış, bir defa da böyle sürümüştüm. R. H. Karay …
2yardım — is. 1) Kendi gücünü ve imkânlarını başka birinin iyiliği için kullanma, muavenet Bu, bir ricada bulunacak, bir yardım isteyecek sandı. M. Ş. Esendal 2) Bir ülkeye bağış veya ödünç olarak verilen para ve ihtiyaç maddeleri 3) Etki Otların üstünde,… …
3muavenet etmek — yardım etmek …
4yardım görmek — destek elde etmek, bağış almak Devlet yahut diğer kamu tüzel kişilerinden mali yardım gören haber ajansları hakkında da uygulanır. Anayasa …
5himmet etmek — yardım etmek, emek vermek Sizler de bir parça himmet edersiniz, boğaz köprüsünün, metroların kurulduğu bugünlerde, bizim dev harita da sıraya girer belki. B. R. Eyuboğlu …
6müzaheret etmek — yardım etmek, arkalamak, arka çıkmak …
7aracılık etmek — bir işin çözümünde araya girerek yardım etmek, tavassut etmek …
8imdat etmek — tehlikede olan birine yardım etmek …
9inayet etmek (veya eylemek) — iyilik ve yardım etmek, kayırmak, lütfetmek …
10yardakçılık etmek — birine kötü işlerde yardım etmek …