u-ko-iki
91iki at bir kazığa bağlanmaz — ayrı ayrı düşünceleri ve kişilikleri bulunan iki kişi bir arada yaşayamaz, bir işi birlikte yapamazlar anlamında kullanılan bir söz …
92iki arslan bir posta sığmaz — bir ülkede iki baş egemen olamaz anlamında kullanılan bir söz …
93iki arada kalmak — birbirine karşıt iki kişi arasında ne yapacağını bilemeyerek şaşırmak …
94iki ayağını bir pabuca sokmak — birini bir işi hemen yapması için çok sıkıştırmak Nerelerdesiniz, İhsan Bey? Hem sabah sabah iki ayağımı bir pabuca sokuyorsunuz hem ortalarda görünmüyorsunuz. A. İlhan …
95iki cambaz bir ipte oynamaz — kurnazlıkta eşit olan iki kimse birbirlerini aldatamaz anlamında kullanılan bir söz …
96iki deliye bir uslu koymuşlar — birbirleriyle anlaşamayan, kavga eden iki kişinin arasını bulacak bir akıllının olması gerekir anlamında kullanılan bir söz …
97iki çift laf (veya lakırtı veya söz) etmek — 1) birkaç söz söylemek O, keyfini etsin; karşılaştığı bir ahbapla iki çift lakırtı etsin de siz ne olursanız olun. N. Ataç 2) bir araya gelerek sohbet etmek …
98iki dirhem bir çekirdek — çok güzel ve özenli giyinmiş İki dirhem bir çekirdek kadınların başlarında şemsiye, ellerinde de yelpaze. S. Birsel …
99iki eli (kızıl) kanda olsa — elindeki iş ne kadar önemli olursa olsun anlamında kullanılan bir söz Eğer gece vakti hekim lazım olursa sen benim pencerenin altına gel, bir nara bas, iki elim kızıl kanda olsa yetişirim. H. Taner …
100iki eli (birinin) yakasında olmak — kıyamette ondan davacı olmak Babanın kanını yerde korsan öteki dünyada iki elim yakanda, diye kışkırtmıştı. O. Kemal …