topu atmak

  • 1topu atmak — argo 1) iflas etmek Biz kim oluyoruz ki veresiye verelim, iki günde topu atarız. M. Ş. Esendal 2) sınıfta kalmak …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 2topu dikmek — 1) ayakla topu hızlı bir biçimde havaya doğru atmak 2) mec. ölmek …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 3topu taca atmak — sp. 1) karşılaşmada topu yan çizgi dışına çıkarmak 2) mec. konuşulan konuyu saptırmak …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 4şut atmak (veya çekmek) — topu sert ve hızlı bir biçimde kaleye atmak …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 5auta atmak — sp. topu sahadan dışarıya atmak …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 6iftira atmak — iftira etmek Elin nur topu gibi kızına iftira atmak doğru mu? A. Gündüz …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 7top — is. 1) Birçok spor oyununda kullanılan, türlü büyüklükte, genellikle kauçuktan yapılmış yuvarlak nesne Havası boşalmış bir futbol topu... A. Gündüz 2) Bazı aletlerde bulunan toparlağımsı parça Kantarın topu. Duvar saatinin topu. 3) Kumaş, kâğıt… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 8ayak — is., ğı, anat. 1) Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü 2) Bacak 3) Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri İskemlenin bir ayağı kırık. Bu köprünün dört ayağı var. 4) Vücudun… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 9el — 1. is., anat. 1) Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümü El var, titrer durur, el var yumuk yumuk / El var pençe olmuş, el var yumruk. Z. O. Saba 2) Sahiplik, mülkiyet Elden çıkarmak. Elimdeki bütün parayı… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 10orta — is. 1) Bir şeyin kenarlarından merkeze doğru yaklaşık olarak aynı uzaklıkta olan yer Tam bağın ortasına geldikleri zaman düşman askerlerini gördüler. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Başlangıcı ile bitimi arasında eşit uzaklıkta olan süre Yılın ortası.… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük