taklit
41öykünme — is. Öykünmek işi, taklit Gangster filmleri çoklukla gençler arasında öykünme isteği uyandırır. N. Cumalı …
42öykünmek — e Birinin yaptığı gibi yapmak, birine veya bir şeye benzemeye çalışmak, taklit etmek Ölçümüz ve ölçütümüz, varsa yoksa Batı. Batı ya öykünüyoruz. T. Dursun K …
43özenmek — e 1) Beğendiği şeye benzemeye çalışmak, yapmaya kalkışmak Biri hukuktan çıkar, hariciye memurluğuna göz diker; diğeri tıbbiyeyi bitirir, aktörlüğe özenir. R. H. Karay 2) nsz Bir şeyi yaparken elden geldiğince iyi yapmaya çabalamak, bir şeye büyük …
44özenti — is. Beğendiği bir durumda olma, beğendiği şeye benzeme çabası Taklit ve özenti devri en çok bizde sürmüştür. F. R. Atay …
45papağan — is., hay. b., Ar. babaġā, babbaġā 1) Papağangillerden, tırmanıcı, eğri gagalı, pek çok türü bulunan, insan sesini taklit edebilen kuşların genel adı, dudu 2) mec. Duyduklarını düşünmeden olduğu gibi tekrarlayan kimse Birleşik Sözler papağan… …
46pastiş — is., Fr. pastiche 1) Başka sanatçıların eserlerini taklit yoluyla meydana getirilen sanat eseri 2) Bir ekolün özelliklerine göre meydana getirilmiş eser …
47penes — is., Mac. penész Genellikle halk oyunlarında kızların süs olarak kullandığı, altını taklit, sarı tenekeden pul …
48röprodüksiyon — is., Fr. reproduction 1) Çoğaltma 2) Aslına uygun olarak yapılan taklit 3) Bir sanat eserinin kopyası veya taklidi …
49süzülmek — nsz 1) Süzme işine konu olmak Bal süzüldü. 2) Akmak Gözlerimden yaşlar süzüldü. 3) Kuş kanatları gerili olarak görünür bir hareket yapmadan havada ilerlemek Kuş, gene havada süzülüp daireler çiziyor. M. Ş. Esendal 4) mec. Sessizce ve görünür bir… …
50taklidî — sf., esk., Ar. taḳlīdī Taklit yoluyla yapılan Birleşik Sözler taklidî kelime …