sessiz
1sessiz — sf. 1) Sesi olmayan, ses çıkarmayan 2) Ses, gürültü çıkarmadan yapılan Sessiz çalışma. 3) Az konuşan, suskun 4) Yumuşak huylu, kendi hâlinde ve sakin (kimse) Kız kardeşi Deniz Yolları levazımında çalışan sessiz bir adamla evlidir. M. Ş. Esendal… …
2şeşsiz — (İrəvan) lüləsində yiv olmayan (tüfəng). – Şeşsiz tüfəngnən nişan vurmax olmaz …
3Sessiz Ev Ciftlik Hotel — (Дербент,Турция) Категория отеля: Адрес: Balaban Koyu, Dizdaroglu Cad. No:14 Kartepe …
4sessiz sedasız — sf. 1) Sakin, kendi hâlinde (kimse) Sessiz sedasız, gürültüsüz bir ilim adamıdır. H. Taner 2) zf. Kimse duymadan, görmeden, sessiz ve gürültüsüz bir biçimde Suat daha fazla dayanamayıp sessiz sedasız odasına çekildi. A. İlhan …
5sessiz yürüyüş — is. Bir düşünce, davranış veya uygulamayı, yersiz bularak karşı çıkmak amacıyla sessiz olarak yapılan toplu yürüyüş …
6sessiz film — is., sin., TV Görüntü eşliğinde sesi vermeyen film …
7sessiz harf — is., fi, dbl. Ünsüz …
8sessiz okuma — is. Yüksek sesle değil, içinden okuma …
9sessiz uyumu — is., dbl. Ünsüz uyumu …
10durgunluk çökmek — sessiz, sakin duruma girmek Posta kâtibi eskiden çok sert bir adamdı. Fakat gitgide ona garip bir durgunluk çökmüştü. R. N. Güntekin …