sayida

  • 91gözenek — is., ği 1) Delikli bir nesnenin deliklerinden her biri 2) hlk. Pencere 3) hlk. Bir işlemede, örgüde, ipliklerin kesilmesi, ayrı tutulması yoluyla oluşturulan boşluk, ajur 4) anat. Canlı dokularda dış deri üzerindeki küçük, basit açıklık, mesame… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 92hanelik — sf., ği Herhangi bir sayıda evi olan, evlik Seksen hanelik köy …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 93heceli — sf. Herhangi bir sayıda hecesi olan İki heceli bir kelime. Birleşik Sözler tek heceli dil …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 94iğlik — sf., ği İçinde herhangi bir sayıda iğ bulunan Altı bin iğlik bir fabrika …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 95ilmikli — sf. 1) Kolay çözülür biçimde düğümlenmiş 2) Herhangi bir sayıda düğümü, ilmiği olan …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 96kalabalık — is., ğı 1) Çok sayıda insanın bir araya gelmesiyle oluşan insan topluluğu Kalabalık içinde zorlukla boş bir masa bularak oturdum. A. Haşim 2) Gereksiz, karışık şeyler topluluğu 3) sf. Sayıca çok Köy kahvesinin içi bu akşam her zamankinden… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 97kalender — is., Far. ḳalender 1) Gösterişsiz, sade yaşamaktan yana olan, alçak gönüllü kimse, ehlidil, rint 2) Özensiz giyinmiş, kılıksız kimse 3) Yalnız birisi hareketli üst üste konulmuş belirli sayıda silindirden meydana gelen ve düzgün yüzeyli kâğıt… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 98karelemek — i 1) Karelere ayırmak 2) Bir resmi büyütme veya küçültme işleminden sonra asıl örneğin oranlarını kopyasında da elde etmek için bir resmi eşit sayıda karelere ayırmak …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 99kelebek — is., ği, hay. b. 1) Pul kanatlılardan, vücudu, kanatları ince pullarla ve türlü renklerle örtülü, dört kanatlı, çok sayıda türleri olan böceklere verilen genel ad Kelebek gibi uçmada ruhumuz / Barış dolu bu yıldız bahçesinde. A. M. Dranas 2) sf.… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 100kılıçlamak — i Kılıçla çok sayıda insanı topluca öldürmek, kılıçtan geçirmek …

    Çağatay Osmanlı Sözlük