sırıtmak
1sırıtmak — nsz 1) Dişlerini göstererek aptallık, şaşkınlık, kurnazlık veya alay belirtir biçimde gülmek Bir yandan karısını yatıştırmak istermiş gibi davranıyor, bir yandan hınzırca sırıtıyordu. O. Rifat 2) Yorgan, şilte vb.ni iri ve aralıklı diktirmek 3)… …
2sırıtmak — sık diktirmek II, 304 …
3pişmiş kelle gibi sırıtmak — dişlerini göstererek yersiz ve aptalca gülmek …
4pişmek — nsz, er 1) Ateşte, fırında, kaynar suda veya yağda ısı etkisiyle yenilebilir duruma gelmek Börek geç pişer. 2) Isıtma sonucu belirli bir kullanıma uygun duruma gelmek Tuğla, çanak çömlek özel ocaklarda pişer. 3) Meyve olgun duruma gelmek ... yere …
5sırıtma — is. Sırıtmak işi Bu karşılıklı sırıtma ne kadar sürüyor, bilmem. Y. Z. Ortaç …
6sırtarmak — nsz 1) Sırıtmak 2) Açıkta kalarak görünmek 3) hlk. Karşı koymaya hazırlanmak …