renkli
111boylu gıcır — is., bit. b. Gövdesi odunsu, yaprakları üç köşeli, beyaz, sarımsı yeşil çiçekleri olan, üzümsü meyvesi kırmızı renkli, boyu 20 m kadar olabilen, tırmanıcı çalı görünüşünde bir bitki (Smilax excelca) …
112bozbakkal — is., hay. b. Karatavukgillerden, boz renkli ardıç kuşu (Turdus pil ris) …
113böcek — is., ği, hay. b. 1) Eklem bacaklıların, altı bacaklı, çoğu kanatlı ve vücutları baş, göğüs, karın olarak eklemlerden oluşmuş hayvan sınıfı, haşere 2) Istakoza benzer, uzunluğu 30 40 cm kadar olan, sarı renkli, kısa kıskaçlı, yenilen bir deniz… …
114böğ — is., hay. b. Eklem bacaklılardan, soluk sarı renkli, zehirli bir örümcek türü …
115brom — is., kim., Fr. brome Atom numarası 35, atom ağırlığı 79,909, yoğunluğu 2,97 olan, deniz sularında az, bazı göllerde çok miktarda bulunan, kırmızı renkli, pis kokulu, zehirli, sıvı bir element (simgesi Br) …
116buğday benizli — sf. Açık esmer renkli Kısaca boylu, buğday benizli, güler yüzlü, konuşkan bir adam. M. Ş. Esendal …
117cam mozaik — is., ği Renkli taş parçaları yerine cam parçalarından yapılan mozaik …
118cam resim — is., smi Renkli camların kesilip birbirlerine kurşun çubuklarla bağlanması ile yapılan süs veya resim …
119cankurtaran şamandırası — is., den. Denize düşenlerin kolayca belirlenip kurtarılmaları için denize bırakılan ve kazaya uğrayanların bulup kendilerini göstermeleri için kullanılan, parlak renkli, fosforlu şamandıra …
120cennet kuşu — is., hay. b. 1) Cennet kuşugillerden, tüyleri güzel renkli bir kuş (Paradisea apoda) 2) mec. Güzel, alımlı kadın İbiş in odasına cennet kuşları baskın vermişti. T. Buğra 3) hlk. Çok küçükken ölen çocuk …