kendini göstermek
21deliliğe vurmak — kendini deli gibi göstermek …
22övünmek gibi olmasın — kendini övmeye hazırlanan kimselerce, övünmesini hoş göstermek veya alçak gönüllü görünebilmek için kullanılan bir söz Övünmek gibi olmasın, sesim güzeldir …
23sarhoşluğa vurmak — kendini sarhoş gibi göstermek, sarhoş olmuşçasına davranmak Hatta sarhoşluğa vurup orada kaldığım geceler de oldu. M. Ş. Esendal …
24temaruz etmek — kendini hasta gibi göstermek …
25erkeklik taslamak — kendini erkek gibi göstermek, erkekçe davranışta bulunmak, kabadayıca davranmak Şuna bak, hem karıdan dayak yer hem de erkeklik taslar. Z. Selimoğlu …
26kendine ... süsü vermek — kendini ... gibi göstermek …
27TEZE'ZÜ' — Kendini hor göstermek …
28TEZEHHÜD — Kendini dindar göstermek. Sun i surette dindar olmak. * Dünyevî ve nefsanî şeylerden elini çekmek, ibadet etmek …
29satmak — i, ar 1) Bir değer karşılığında bir malı alıcıya vermek Geniş arazisini parselleyip sattı. T. Buğra 2) nsz, mec. Kendinde olmayan bir şeyi var gibi göstermek, taslamak Onun yerinde kim olsa bu kadar azamet satardı. P. Safa 3) mec. Bir kimse,… …
30aday — is. 1) Bir görev, bir iş için kendini ileri süren veya başkaları tarafından ileri sürülen kimse Babası da beni damat adayı olarak görüyordu. M. Yesari 2) Bir iş için yetiştirilmekte, eğitilmekte olan kimse, namzet Türkiye Büyük Millet Meclisi… …