kaya
121kaya keleri — is., hay. b. Bukalemun …
122kaya lifi — is., min. Asbest …
123kaya örümceği — is., hay. b. Taşlar arasında yaşayan bir örümcek türü …
124kaya sansarı — is., hay. b. Dağlık yerlerde yaşayan bir tür sansar …
125kaya sarımsağı — is., bit. b. Genç yaprakları sarımsak yerine kullanılan bir tür yaban sarımsağı (Allium ampeloprasum) …
126kaya suyu — is. Kayadan sızan su …
127kaya tuzu — is., min. Doğada billur durumunda bulunan tuz …
128kaya uçmazsa dere dolmaz — büyük gereksinimlerde çok fedakârlık yapmak gerekir anlamında kullanılan bir söz …