kalkmak
81nesli tükenmek — bitmek, tamamen yok olmak, ortadan kalkmak Oralarda nesli tükenmiş sandığımız âşıklar, halkı coşturmak için ozanların kopuzlarını çalıyorlar. O. S. Orhon …
82salta durmak — köpek arka ayakları üzerine kalkmak …
83tereciye tere satmak — birine çok iyi bildiği bir şeyi öğretmeye kalkmak …
84yitip gitmek — görünmez olmak, ortadan kalkmak …
85yüreksizlik göstermek — korkmak, ürküp kaçmak Tek üzüldüğüm, gecenin büyüsünü yitirmemek için masadan erken kalkmak yüreksizliğini göstermem. T. Uyar …
86zail olmak — yok olmak, ortadan kalkmak …
87bertaraf olmak — ortadan kalkmak, yok edilmek …
88gemi dövünmek — den. şiddetli dalgaların etkisiyle gemi bağlı veya demirli olduğu yerde inip kalkmak, sallanmak …
89izin istemek — bir şeyi gerçekleştirmek amacı ile onay almaya kalkmak Annemden Hasan la beraber Yeşilköy e gitmek için izin istedim. H. E. Adıvar …
90malumu ilam etmek — bilinen ve açık olan bir şeyi söylemeye, açıklamaya kalkmak …