kömür
91kömürleşmek — nsz Kömür durumuna gelmek …
92kömürleştirilmek — nsz Kömür durumuna getirilmek …
93kömürleştirmek — i Kömür durumuna getirmek …
94kömürlük — is., ğü Kömür saklanan veya konulan yer …
95kömürsü — sf. Kömürü andıran, kömüre benzeyen, kömür gibi, kömürümsü …
96kürek — is., ği 1) Toprak, kömür vb.ni bir yerden bir yere alıp atmaya, taşımaya yarayan ve yayvan bir bölümü, buna bağlı uzun bir sapı bulunan araç Ölünün cesedi üstüne atılan birkaç kürek toprak gibi hatırası üzerine kapanan birkaç satır yazı! A. Ş.… …
97kürekçi — is. 1) Kürek yapan veya satan kimse 2) Sandal vb.nde kürek çeken kimse Sicilya da bir yalı şehrine yaptığım baskında yeteri kadar kürekçi sağladım. F. F. Tülbentçi 3) Fırın, tren, vapur vb. yerlerde ocağa kürekle kömür atan kimse …
98kürekçilik — is., ği 1) Kürek yapma veya satma işi 2) Sandal vb.nde kürek çekme işi 3) Fırın, tren, vapur vb. yerlerde kürekle ocağa kömür atma işi …
99linyit — is., jeol., Fr. lignite Birleşimindeki karbon oranı % 60 70 bulunan, kahverengi veya siyah kömür …
100maltız — is., İt. maltese Çoğunlukla yemek pişirmekte kullanılan, içinde ızgarası bulunan, ayaklı ve taşınır ocak Bahçenin bir köşesinde akşam için maltıza kömür yerleştiren aşçı, ellerini önündeki önlüğe silerek kapıda göründü. N. Cumalı …