kömür
101mangır — is., esk. 1) Bakırdan yapılmış, iki buçuk para değerinde sikke 2) Nargile lülesine konulmak için kömür tozundan yapılan, çabuk tutuşur, tavla pulu biçiminde bir çeşit yakacak 3) argo Para Muhakkak işin ucunda mangır olmalı amca yoksa içeriye… …
102meskûn — sf., Ar. meskūn 1) İnsan oturan, şeneltilmiş (yer) Kürekleri var gücüyle çekerek meskûn adanın kömür iskelesine yanaştı. S. F. Abasıyanık 2) Yurt edinilmiş (yer) Birleşik Sözler meskûn mahal Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller meskûn kılmak …
103meşe kömürü — is. Meşenin yakılması ile elde edilen dayanıklı kömür …
104mucur — is., Erm. 1) Kömür kırıntısı, mıcır 2) Yol yapımında kullanılan taş kırıntısı 3) mec. Bir şeyin işe yaramayan bölümü …
105ocak — is., ğı 1) Ateş yakmaya yarayan, pişirme, ısıtma, ısınma vb. amaçlarla kullanılan yer Üç balıkçı güneş batarken kumların üzerine iki taştan bir ocak yaptılar ve ateş yaktılar. Halikarnas Balıkçısı 2) Şömine Ocağın önünde oturup acayip bir… …
106odun kömürü — is. Odunun kömürleştirilmesiyle elde edilen, kalori değeri düşük kömür, mangal kömürü …
107pestil — is. 1) İnce yufka biçiminde kurutulmuş meyve ezmesi, bastık 2) sf. Çok yorgun, güçsüz 3) sf., argo Hasta 4) mdn. Tavan ile kömür damarı arasında yer alan ince, yumuşak killi tabaka Birleşik Sözler erik pestili Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… …
108pırnal kömürü — is. Çalıdan yapılan, kaliteli, iyi kömür …
109rezerv — is., Fr. réserve 1) Saklanmış, biriktirilmiş şey 2) Yedek, ihtiyat Döviz rezervi. 3) Yatağında veya havzasında bulunduğu hesaplanan, henüz işletilmemiş kömür, demir, petrol vb 4) Çekince …
110salamandra — is., hay. b., Fr. salamandre 1) Semender 2) Odalar arasında gezdirilebilen bir tür kömür sobası …