iyisi
1iyisi mi — yapılacak olanın en doğrusu, en uygun olanı İyisi mi, yüz vermemeli ve hatta danslara iştirak etmesine müsaade etmemeli, demiş. R. N. Güntekin …
2daha iyisi can sağlığı — bulunabileceklerin en iyisi oldu anlamında kullanılan bir söz Tertemiz, sıcacık bir oda. Daha iyisi can sağlığı. A. İlhan …
3bundan iyisi can sağlığı — bundan daha iyisi olamaz anlamında kullanılan bir söz …
4borcun iyisi vermek, derdin iyisi ölmek — borçlu ve dertli bir biçimde yaşanılmaz; borçtan kurtulmanın yolu onu vermek, onulmaz dertten kurtulmanın çıkar yolu ise ölmektir anlamında kullanılan bir söz …
5borcun iyisi vermek, derdin iyisi ölmek — imkan varken borcunu temizlemeye bakmalı …
6el iyisi olmak — yakın çevresine değil, yabancılara yardımcı olmayı sevmek …
7malın iyisi boğazdan geçer — kişinin, yiyemediği malının bir değeri yoktur anlamında kullanılan bir söz …
8adamın iyisi işbaşında (veya alışverişte) belli olur — bir kişinin iyi ve becerikli olduğu yaptığı işlerden anlaşılır anlamında kullanılan bir söz …
9borç — 1. is., Rus. Borş 2. is., cu 1) Geri verilmek üzere alınan veya ödenmesi gerekli para veya başka bir şey Vaktim yok, bana para bul, şu borcu ödeyeyim, söz verdim. P. Safa 2) mec. Birine karşı bir şeyi yerine getirme yükümlülüğü, vecibe Vatan… …
10iyi — sf. 1) İstenilen, beğenilen nitelikleri taşıyan, beğenilecek biçimde olan, kötü karşıtı Bir aralık iyi fal bildiğimi haremde duyurdum. F. R. Atay 2) Bol, yararlı, kazançlı İyi yağmur yağdı. 3) Çok İyi para kazandı. 4) Uğurlu, hayırlı, iyilik… …