iyisi
101genel — sf. 1) Bir şeye veya bir kimseye özgü olmayıp onun bütün benzerlerini içine alan, umumi Genel seçim. Genel tarih. 2) Ayrıntıları göz önüne alınmayarak bütünü bakımından ele alınan Genel bir sıralama yapmak gerekirse denebilir ki dünyada en iyisi… …
102kabadayı — is. 1) İyi dövüşen, korkusuz, kendine özgü namus kurallarının dışına çıkmayan kimse Ramazan, sertliği, zulmü ile ün salmış bir kabadayı idi. H. E. Adıvar 2) sf., mec. Yürekli Doğrusu kabadayı çocuktur. 3) hlk. Bir şeyin en iyisi, başta geleni… …
103mal — is., Ar. māl 1) Bir kimsenin, bir tüzel kişinin mülkiyeti altında bulunan, taşınır veya taşınmaz varlıkların bütünü Mal vardı, mülk vardı. At vardı, araba vardı. Ö. Seyfettin 2) Büyükbaş hayvan Boz atlar yağız değildi, artık; mallar erimiş,… …
104malın gözü — is. 1) Bir şeyin en iyisi, en güzeli Anam da hep malın gözünü bulur ama bize göstermez. S. Ali 2) Açıkgöz, kurnaz, çokbilmiş kimse 3) sf. İffetsiz Kız ne kadar kaknem veya malın gözü olursa olsun... T. Buğra 4) tkz. Aşağılık ve düzenci kimse İlk… …
105pespayelik — is., ği Alçaklık, soysuzluk Elmalarda da erikler gibi bir adilik, bir pespayelik vardır; hatta ne kadar iyisi olursa olsun... R. H. Karay …
106rakipsiz — sf. Daha üstünü, daha iyisi bulunamayan (kimse veya şey) Bunlar mizah edebiyatımızın hâlâ rakipsiz romanlarıdır. Y. Z. Ortaç …
107yahut — bağ., Far. yā + ḫōd 1) Veya, ya da Artık bunları rüyanızda yahut romanlarda görebilirsiniz. Ö. Seyfettin 2) Bir düşünceden cayıldığında daha doğrusu, iyisi anlamlarında kullanılan bir söz Birleşik Sözler veyahut …
108böyle başa, böyle tıraş — kişilere, uygun işlemler yapılır veya daha iyisi yakışmaz anlamlarında kullanılan bir söz …
109feriştahı gelse — argo 1) en güçlüsü, en yetkilisi, en üstünü olsa anlamında kullanılan bir söz 2) en iyisi olsa anlamında kullanılan bir söz …
110hayırlısı olsun — en iyisi olsun anlamında bir iyi dilek sözü …