inanç

  • 101boş — sf. 1) İçinde, üstünde hiç kimse veya hiçbir şey bulunmayan, dolu karşıtı Yaralı kaymakamla iki emir eri de boş kalan kompartımana rahatça yerleştiler. A. Gündüz 2) Görevlisi olmayan (iş, görev), münhal Boş kadro. 3) Yapılacak işi olmayan, işsiz… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 102cerh — is., esk., Ar. cerḥ 1) Yaralama 2) huk. Bir düşünce, inanç veya iddiayı çürütme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller cerh etmek …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 103çok tanrıcılık — is., ğı, top. b. Birçok tanrının varlığı düşüncesini benimseyen inanç, politeizm, paganizm …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 104diaspora — is., Yun. 1) Herhangi bir ulusun veya inanç mensuplarının ana yurtları dışında azınlık olarak yaşadıkları yer 2) Herhangi bir ulusun yurdundan ayrılmış kolu, kopuntu 3) Yahudilerin ana yurtlarından ayrılarak yabancı ülkelerde yerleşen kolları,… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 105din — 1. is., hlk. Bir şeyin en yüksek ve sivri noktası Birleşik Sözler din doruğu 2. is., hlk. İlmek 3. is., din b., Ar. dīn 1) Tanrı ya, doğaüstü güçlere, çeşitli kutsal varlıklara inanmayı ve tapınmayı sistemleştiren toplumsal bir kurum, diyanet Her …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 106din birliği — is., din b. Aynı din etrafında oluşturulan inanç gücü …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 107dinî — sf., Ar. dīnī Dinle ilgili, din üzerine, dinsel Herkes, vicdan, dinî inanç ve kanaat hürriyetine sahiptir. Anayasa …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 108dogmatik — sf., ği, fel., Fr. dogmatique 1) Deney bilgisini, deneye dayanan kanıtları hiçe sayarak kanılarını inanç öğretilerinden çıkaran (düşünce biçimi), inaksal 2) is. Felsefe ve din dogmalarının mantıksal ve sıralı bir yolla ortaya konuluşu Birleşik… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 109dönek — sf., ği İnanç ve düşüncesini değiştiren, sözüne güvenilmeyen, caygın, kaypak (kimse), kahpe …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 110dönmek — nsz, er 1) Kendi ekseni üzerinde veya başka bir şeyin dolayında hareket etmek İçeride anahtarın acı bir gıcırtısıyla döndüğünü duydum. Y. Z. Ortaç 2) den, e Geri gelmek, geri gitmek Ertesi gün aynı yoldan Bodrum a döndük. Halikarnas Balıkçısı 3)… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük