imzalamak
1imzalamak — i 1) Bir yazı veya belgeye imzasını yazmak, imza atmak 2) Eserin yazarı, yapımcısı olduğunu imza veya işaretle belirtmek 3) Bir kimseye, hatıra olarak sunulan esere imza atmak …
2anlaşmak — nsz 1) Düşünce, duygu, amaç bakımından birleşmek, antant kalmak Uyuşmazlığın her safhasında taraflar da anlaşarak Yüksek Hakem Kuruluna başvurabilir. Anayasa 2) le Sözleşmek, sözleşme imzalamak …
3imzalama — is. İmzalamak işi …
4paraflamak — i Adının ve soyadının baş harflerini kullanarak imzalamak …
5imza atmak — (bir şeye) imzalamak Önüne bir tomar parşömen çeken ağa, yeni öğrendiği imzasını atmaya başladı. O. Kemal …
6barış yapmak — barış antlaşmasını imzalamak …
7imza etmek — (bir şeyi) imzalamak Bir haftaya kalmayacak, bizim delegeler sulhu imza edecekler. Ö. Seyfettin …
8imzayı basmak (veya çakmak) — tkz. imzalamak, imza etmek …
9akdes — (A.) [ سﺪﻗا ] en kutsal. ♦ akdetmek/ eylemek yapmak, uygulamak, icra etmek, imzalamak, antlaşma yapmak, sözleşme yapmak …
10TASDİK — Doğruluğunu kabul etmek. Bir kararın nizama, şeriata, kanuna uygun olduğunu kabul edip imzalamak. (Bak: Dima …