ileri sürmek
1ileri sürmek — 1) öne doğru yürütmek 2) bir düşünceyi veya tasarıyı önermek, serdetmek Garajdan tiyatro, gaz sandığından koltuk fikrini de zamanında ileri süren o olmuştu. H. Taner …
2ileri — is. 1) Herhangi bir şeye göre daha ötede olan yer, geri karşıtı 2) Bir şeyin ulaşılacak yönü Yolun ilerisi düz. 3) Henüz gelmemiş zaman, gelecek, sonra 4) sf. Önde bulunan İleri karakol. İleri hat. 5) sf. Doğrusundan daha çok gösteren (saat) Saat …
3sürmek — i, e, er 1) Yönetip yürütmek, sevk etmek 2) Devam etmek Yenilenmesine karar verilen Meclisin yetkileri, yeni Meclisin seçilmesine kadar sürer. Anayasa 3) Önüne katıp götürmek Koyunları sürmek. 4) Uzatmak, ileri doğru itmek Kahveyi ısıtıyor, suyu… …
4ileri uç oyuncusu — is., sp. Futbolda görevi karşı tarafa top sürmek ve gol atmak olan ileri uçtaki oyuncu, akıncı, muhacim, forvet …
5öne sürmek — 1) birini ilk önce harekete geçmesi için önermek 2) ileri sürmek …
6dermeyan etmek — ileri sürmek; öne sürmek; ortaya koymak; anlatmak …
7serdetmek — ileri sürmek; öne sürmek; ortaya çıkmak; belirtmek …
8ozıtmak — ileri sürmek I, 155 …
9koşmak — 1. nsz, ar 1) Adım atışlarını artırarak ileri doğru hızla gitmek Biriyle kavga ederken kızışacak olursa hızlı koşmak için pabuçlarını eline alan sokak çocukları gibi... R. N. Güntekin 2) Bir yere ivedilikle gitmek Pencerede dolaşan gölgelerden… …
10SEVK — Önüne katıp sürmek, ileri sürmek. Yollamak, göndermek. * Neticeye bağlamak …