ibaret olmak
1ibaret olmak (veya kalmak) — 1) dan / den oluşmak, meydana gelmek Büyük önderin bize verdiği mükâfat bundan ibaret değildi. Y. K. Karaosmanoğlu 2) ancak bu kadar olmak …
2laf — is., Far. lāf 1) Söz, lakırtı Ben lafımı bitirmeden o atıldı. 2) Sonuçsuz, yararı olmayan söz Onun söyledikleri laftan ibaret. 3) Konuşma 4) Konu, mevzu, bahis Lafı değiştirdi. 5) ünl. Öyle şey olamaz, bu sözün hiçbir değeri yok anlamlarında… …
3sakin — sf., Ar. sākin 1) Hareket etmeyen, kımıldamayan 2) Durgun, dingin 3) Sessiz Dinlenmek için otelimizden daha sakinini bulacağınızı ummam. S. F. Abasıyanık 4) Kimseyi rahatsız etmeyen, kızgınlık göstermeyen 5) Huysuzluğu, rahatsızlığı azalmış veya… …
4BAST-I ZAMAN — Az zamanda çok uzun bir zaman yaşamış olmak.(Bu hakikata işareten Leyle i Kadir gibi bir tek gece seksen küsur seneden ibaret olan bin ay hükmünde olduğunu nass ı Kur ân gösteriyor. Hem bu hakikata işaret eden ehl i velâyet ve hakikat beyninde… …