hesap yapmak
1hesap kitap yapmak (veya etmek) — ayrıntılarıyla hesap edip düşünmek …
2hesap açmak — 1) gereğinde çekilmek üzere bankaya yatırılan para için işlem yapmak 2) birine borçlanma imkânı tanımak, kredi açmak …
3ayıyı vurmadan postunu satmak — henüz ele geçmemiş bir şey üzerinde hesap yapmak …
4hesaplamak kitaplamak — hesap kitap yapmak Hesapladım kitapladım, işin içinden bir türlü çıkamadım …
5muhasebe — is., esk., Ar. muḥāsebe 1) Hesaplaşma, karşılıklı hesap görme 2) Hesap işleriyle uğraşma 3) Hesapların bütünü 4) Hesap işlerinin yürütüldüğü yer, saymanlık Nedir bu benim çilem / Hesap bilmem / Muhasebede memurum. O. Rifat Birleşik Sözler nefis… …
6hesaplamak — i 1) Hesap işlemini yapmak, hesap etmek 2) mec. Bir şeyi, bir durumu ayrıntılı bir biçimde düşünmek, hesap etmek Hasan, Zeyno ile ilgili her şeyi kafasında hesaplamış olduğu kanaatindeydi. H. E. Adıvar Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… …
7iş — is. 1) Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma İş bittikten sonra denize karşı sigara içilir. S. F. Abasıyanık 2) Bir değer yaratan emek 3) Birinden istenen hizmet veya birine verilen… …
8mahsup — sf., bu, esk., Ar. maḥsūb Hesap edilmiş, hesaba geçirilmiş Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller mahsup etmek mahsubunu yapmak …
9makine — is., tek., İt. macchina 1) Herhangi bir enerji türünü başka bir enerjiye dönüştürmek, belli bir güçten yararlanarak bir işi yapmak veya etki oluşturmak için çarklar, dişliler ve çeşitli parçalardan oluşan düzenekler bütünü Tıraş makineleri ile… …