haddinden fazla
1haddinden fazla — zf. Gereğinden çok, aşırı …
2fazla — sf., Ar. fażla 1) Gereğinden, alışılmıştan çok, aşırı olan, ziyade Yaşamak için çok zorluk çekiyordu. Fazla olarak hastaydı. R. N. Güntekin 2) Daha çok, aşkın Biz ancak Cumhuriyet devrinde elli yıldan fazla bir barış devri geçirmişiz. B. Felek 3) …
3MEST-İ SERŞAR — Haddinden fazla sarhoş, çok sarho …
4MUTASALLİFÎN — Haddinden fazla fazilet ve zerâfet iddiasından bulunanlar. Şarlatanlar …
5had — is., ddi, esk., Ar. ḥadd 1) Sınır, uç 2) Derece İnsan buna bir hadde kadar göz yumabilir. 3) İnsanın yetki ve değeri Haddim değil. 4) mat. Terim Birleşik Sözler haddikifaye haddinden fazla haddizatında faiz haddi …
6uluma — is. Ulumak işi Çılgın gözlerini haddinden fazla açarak uzun uzun bir havlama, bir ulumadır tutturmuş. A. Ş. Hisar …
7fevkalhad — (A.) [ ﺪﺤﻝا قﻮﻓ ] haddinden fazla …
8MAHVİYYET — Alçak gönüllülük. Tevâzu. Kendi kusurunu bilip kendine haddinden fazla kıymet vermemek. Tevâzu içinde olmak …