hürmet
11HÜRMETEN — Hürmet olsun diye; hürmet, saygı ve ikram maksadıyla …
12TA'ZİM — Hürmet. Riayet. İkramda bulunmak. Bir zât hakkında büyük sayıldığına delâlet edecek surette güzel muâmelede ve hürmet ifade eden tavırda bulunmak …
13İHTİRAM — Hürmet olunmak, tazim olunmak, hürmet, saygı …
14HİŞMET — Hürmet. Heybet ve utanmak, istihyâ. Bozulup kalmak. * Gadap ve şiddet. Hiddet …
15ISTIRAM — Hürmet etme, saygı gösterme …
16MUHTEREM — Hürmet görmüş. İhtiram olunmuş. Kıymetli ve şerefli kimse …
17MÜKERREM — Hürmet ve tâzim edilen. İkram olunmuş. Muhterem. Kerim olan.(İnsan fıtraten mükerrem olduğundan, hakkı arıyor. Bazan batıl eline gelir, Hak zannederek koynunda saklar. Hakikatı kazarken, ihtiyarsız, dalâlet başına düşer; hakikat zannederek… …
18MÜSUL — Hürmet ve saygıdan dolayı ayakta durma …
19TA'ZİMEN — Hürmet ve ikram ederek …
20TEKRİM — Hürmet ve tazim göstermek ve görmek. Saygı göstermek, lütuf ve kerem icrasında bulunmak …