hükümet
1Hukumet — Hukumet, erbliche Lehen in Asien, im Gegensatze der Wechsellehen in Anatoli (Benobet Timari). H. Beg, die Bege, deren Sandschakate erblich sind vom Vater auf den Sohn, bes. in Kurdistan u. Turkomannien …
2hukumet — hukùmet m DEFINICIJA v. hućumet …
3hükûmet — is., Ar. ḥukūmet 1) Bakanlar Kurulu Hükûmet değişti. 2) Bir ülkenin yönetim kuruluşları Kadınlar çil yavrusu gibi dağılmış, hükûmete haber vermişler, hükûmet gelmiş, ölüyü kaldırmışlar. H. E. Adıvar 3) Devlet yönetimi Osmanlı hükûmeti zamanında.… …
4hükümet — (A.) [ ﺖﻡﻮﮑﺣ ] 1. hükümet. 2. hakimiyet. 3. devlet. ♦ hükümet sürmek hakim olmak, hükmetmek, hüküm sürmek …
5hükûmet konağı — is. İl ve ilçelerde, başta vali veya kaymakam olmak üzere, hükûmet görevlilerinin iş gördüğü yapı Dün, o çırağı Ankara hükûmet konağının bir odasında gördük! R. E. Ünaydın …
6HÜKÛMET KONAĞI — Devlet memurlarının bulunduğu bina. Bunun yerine: Bab ı hükûmet, daire i hükûmet tabirleri de kullanılırdı …
7hükûmet erkânı — is. İllerde ve daha küçük beldelerde başta vali, kaymakam olmak üzere hükûmet işlerini yürüten kimse veya kimseler …
8HÜKÛMET-İ GAYR — İ MÜSTAKİL İstiklâliyet ve hâkimiyet haklarını tamamen haiz olmayıp, diğer bir devletin boyunduruğu altında bulunan hükûmet …
9HÜKÛMET-İ MEŞRUTA — Meşrutiyetle idare olunan hükûmet …
10HÜKÛMET-İ MÜSTAKİLLE — İstiklâliyet ve hâkimiyet ve haklarını tamâmen hâiz olan hükümet …