hükümet

  • 121yakından — zf. 1) Yakın bir yerden, yakın olarak Yakından bakılırsa iyi görülür. 2) mec. Çok dikkatli, titiz bir biçimde Hükûmet gibi müttefik kuvvetlerin ajanları da olayları yakından gözetliyorlardı. T. Buğra Birleşik Sözler uzaktan yakından Atasözü,… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 122yasa tasarısı — is., huk. Hükûmet tarafından hazırlanarak yasalaşması için meclise gönderilen kanun metni, kanun tasarısı, kanun layihası …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 123yatıştırmak — i 1) Bir kargaşayı, ayaklanmayı bastırmak Hükûmet kuvvetleri ayaklanmayı yatıştırdı. 2) Ölçülü, ılımlı, sakin davranmasını sağlamak, sakinleştirmek O, tombul tombul iyimserliği ile beni yatıştırmak istedi. Y. Z. Ortaç 3) Yumuşatmak, razı etmek… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 124yurttaşlık bilgisi — is. Devlet ve hükûmet kuruluşlarını, yurttaşlık ödev ve haklarını kapsayan bilgi, yurt bilgisi …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 125icraata geçmek — uygulamaya veya çalışmaya başlamak Edebiyat konusunda hükûmet daima bizim fikrimizi alır, ondan sonra icraata geçer. H. Taner …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 126pişmanlık duymak (veya getirmek) — pişman olmak Gerçekte, hükûmet görevine girmiş olduğuma pek çok pişmanlık getirdim. S. Birsel Buraya kalkıp geldiğinden dolayı pişmanlık duyuyordu. E. E. Talu …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 127tebellür etmek — 1) billurlaşmak 2) belirmek Müzakeremiz neticesinde de kuvvetli bir hükûmet esası tebellür etmiş bulunuyor. M. Ş. Esendal …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 128kabuğuna çekilmek — (kendi) dışarısı ile olan ilişkilerini kesmek, kimse ile görüşmemek Arkadaşı, hükûmet aleyhine konuşmaya başlayınca Fuat kabuğuna çekilmek lüzumunu duyar ve başını önüne eğip susmasını bilirdi. Y. K. Karaosmanoğlu …

    Çağatay Osmanlı Sözlük