geçinip gitmek
1geçinip gitmek — çok iyi değilse de şöyle böyle geçinmek Sözün tam anlamıyla bu sayede geçinip gidiyordu. M. Mungan …
2geçinmek — nsz 1) Yaşamak için gerekeni sağlamak Muharrem artık yalnız balıkçılıkla geçiniyordu. S. F. Abasıyanık 2) le Uzlaşmak, anlaşmak Aman çocuklar, birbirinizle iyi geçinin. 3) mec. Taslamak Şiir güç ya, şair olmak, şair geçinmek o kadar değil. N.… …
3ruziklenmek — nsz Sefil bir biçimde gün geçirmek veya geçinip gitmek Hiç bu yaşa kadar mahkeme kapısına varmadık, adam yok, çocuklar askerde, güveyi kayıp; işler, karı, çoluk çocuk elinde, köyde dört mavzerle ruzikleniriz. M. Ş. Esendal …
4hâllenip küllenmek — kendi imkânlarıyla iyi kötü geçinip gitmek, kendi yağıyla kavrulmak …