-
1 недоставать
eksik olmak; yetmemekу неё недостаёт о́пыта — yeteri kadar tecrübesi yoktur; tecrübesi yetersizdir
на э́то у него́ недостаёт де́нег — buna parası yetmiyor
чу́вствую, что мне чего́-то недостаёт — bir eksiklik duyarım
••э́того еще недостава́ло! — bir bu eksikti!
тебя́ то́лько недостава́ло! — bir sen eksiktin!
-
2 хватать
kapmak,kavramak; yakalamak; yetişmek,yetmek; idare etmek* * *несов.; сов. - хвати́ть, схвати́ть1) сов. - схвати́ть kapmak, kavramak; yakalamak; yapışmakхвата́ть зуба́ми — dişleriyle kapmak
хвата́ть когтя́ми (о птицах, животных) — pençelemek
хвата́ть кого-л. за́ руку — birinin koluna yapışmak / kolunu yakalayıvermek
схвати́ть топо́р — baltayı kavramak
2) разг. (ловить, задерживать) yakalamak, tutmak, enselemek3) (сов. - схвати́ть, разг.) ( без разбора приобретать) eline ne geçerse alıvermekэ́ти кни́ги шква́льно хвата́ли — bu kitaplar tam manasıyle kapışılıyordu / kapış kapış gidiyordu
4) (сов. - хвати́ть, безл.) yetmek, yetişmek; elvermek; idare etmekэ́тих де́нег хва́тит? — bu para yeter / yetişir mi?
костю́м ему́ понра́вился, но (купи́ть) де́нег не хвати́ло — elbiseyi beğendi, ama almaya parası çıkışmadı
на э́то у него́ не хва́тит сил — buna gücü yetmez
э́того (коли́чества) хле́ба не хва́тит — bu ekmek az gelir / idare etmez
муки́ е́ле хвати́ло — un uç uca geldi
э́тих дров нам хва́тит на ме́сяц — bu odunlar bize bir ay gider
в го́роде не хвата́ло жилья́ — kentte konut darlığı vardı
в стране́ не хвата́ло учителе́й — ülkede öğretmen açığı vardı
я чу́вствовал, что чего́-то не хвата́ет — bir eksiklik duyuyordum
у меня́ не хвата́ет ду́ха пойти́ туда́ — oraya gitmek için kendimde cesaret bulamıyorum
таки́х у́мников и у нас хвата́ет — bizde de böyle ukalalar eksik değil
наско́лько хвата́ло взо́ра — gözün alabildiğine
••хвата́ть на лету́ — uçarken kapmak; перен. kapmak
тебя́ нам о́чень не хвата́ет — seni çok arıyoruz
э́того ещё не хвата́ло! — bir bu eksikti!
См. также в других словарях:
bir bu eksikti — sıkıntılı bir durum varken bir yenisinin çıkması üzerine söylenen bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
Hrant Dink — Condemnations* Tens of thousands of people marched in Istanbul from the Agos newspaper s office to the Taksim Square in a spontaneous protest of the assassination. According to the BBC, protesters chanted We are all Armenian, we are all Hrant… … Wikipedia
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük