derdini
1derdini dökmek — derdini, sıkıntılarını ayrıntılı olarak anlatmak, dile getirmek Efendinin ona ihtiyacı en ziyade kendi derdini dökmek, kalbini boşaltmak içindi. Y. K. Karaosmanoğlu …
2derdini deşmek (veya depreştirmek) — (bir kimse birinin) derdini hatırlatıp yeniden üzülmesine yol açmak …
3derdini Marko Paşaya anlat — yakınmanı dinleyecek kimse yok anlamında kullanılan bir söz Herif öylesine müzevir ki anlatılmaz efendim, anlatılmaz. İrtica yapıyor diye tutturdu mu anlat derdini Marko Paşaya efendim. R. N. Güntekin …
4derdini söylemeyen derman bulamaz — insan sıkıntısını başkasına açıklayarak giderebilir anlamında kullanılan bir söz Kızım, derdini söylemeyen derman bulamaz. Gel bana işin doğrusunu söyle de bir çaresine bakalım. R. N. Güntekin …
5derdini çekmek — üzüntüsüne katlanmak …
6baş yastığı baş derdini bilmez — insanın derdi içindedir, en yakını bile onu anlamaz anlamında kullanılan bir söz …
7dert anlatmak — derdini dökmek Elimden çeker alır, kime dert anlatırım o zaman? A. Gündüz …
8dert yanmak — derdini sızlanarak anlatmak Müşteriler ay başında borç ödeyeceklerine Tevfik e dert yanıyorlar. H. E. Adıvar …
9kanı içine akmak — derdini dışa vuramamak …
10yüreğini boşaltmak (veya dökmek) — derdini, üzüntüsünü anlatarak hafiflemek …