değişik

  • 91halk — 1. is., esk., Ar. ḫalḳ Yaratma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller halk etmek 2. is., Ar. ḫalḳ 1) Aynı ülkede yaşayan, aynı uyrukta olan insan topluluğu Türk halkı. 2) Aynı soydan gelen, ayrı ülkelerin uyruğu olarak yaşayan insan topluluğu Yahudi… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 92harç — is., cı, Ar. ḫarc 1) Harcanan para, masraf 2) ekon. Resmî işlerde devlet veznesine ödenen para Tapu harcı. Mahkeme harcı. 3) Yükseköğrenim öğrencilerinin ödemek zorunda olduğu katkı payı 4) mim. Yapıda tuğla veya taşların örgüsünü sağlamlaştırmak …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 93Harput köftesi — is. Kıyma, ince bulgur ve fesleğen gibi değişik koku ve baharatla hazırlanan sulu yemek …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 94hatır hutur — zf. Değişik biçimlerde ses çıkararak (kesmek, yemek, koparmak, kaşımak vb.), hatır hatır …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 95hava akımı — is., meteor. Değişik sebeplerle atmosferde havanın yer değiştirmesi …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 96ıslatma suyu — is. Bazı maddelerin çeşitli amaçlarla işlenmesinde kullanıldıktan sonra değişik yöntemlerle ayrılan ve çözünmüş besin maddeleri içeren sıvı …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 97Isparta gülü — is., bit. b. Isparta yöresinde yetişen kendine özgü kokusu ve değişik renkleri ile tanınan bir tür gül …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 98ışık çanağı — is., tiy. Sahneyi aydınlatmak için değişik açılardan ışığın gelmesini sağlayan çukur madenî yansıtıcı …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 99 — is. 1) Herhangi bir durumun, cismin veya alanın sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir. Ç. Altan 2) Oyuk şeylerin boşluğu 3) Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta Tahtanın içi… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 100iğne oyası — is. İğneyle değişik biçimli veya düğümlü ilmekler oluşturularak ve bunlar birleştirilerek yapılan oya …

    Çağatay Osmanlı Sözlük