cismi

  • 31kuyruklu yıldız — is., gök b. Güneş çevresinde büyük bir elips veya bir parabol yörüngede dolaşan, güneşe yaklaştığında yüzeyinde ortaya çıkan gazların ve tozların oluşturduğu kuyruk denilen ışıklı bir uzantısı olan gök cismi, kirli kartopu Birleşik Sözler… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 32madde — is., Ar. mādde 1) Duyularla algılanabilen nesne 2) Bir cismi oluşturan öge, öz Cam yapmak için silisli maddeler kullanılır. 3) Yasa, sözleşme, antlaşma vb. metinlerde, her biri başlı başına bir yargı getiren ve çoğu kez rakamla belirtilen bölüm… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 33merkezkaç kuvvet — is., fiz. Bir merkez çevresinde dönen bir cismi merkezden uzaklaştıran kuvvet Hızla çevirdiğimiz bir sapanda elimizi çeken güç merkezkaç bir kuvvettir …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 34moment — is., fiz., Alm. Moment Kuvvetin, bir cismi bir nokta veya bir eksen yörüngesinde döndürme etkisini belirleyen vektör niceliği …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 35oluşum — is. 1) Oluşma işi, teşekkül, teşkil 2) gök b., jeol. Katman, kütle, gök cismi vb.nin biçimlenme süreci Birleşik Sözler sosyal oluşum …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 36süblimleştirme — is., kim. 1) Bir cismi katı durumdan doğrudan doğruya gaz durumuna dönüştürmeye dayanan işlem 2) Bazı katı cisimleri ısıtarak buharlaştırdıktan sonra soğutma yoluyla yeniden katı durumda elde etmek için yapılan özel damıtma yöntemi …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 37süblimleştirmek — i Bir cismi katı durumdan doğrudan doğruya gaz duruma dönüştürmek …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 38toslamak — i 1) Tos vurmak Koç çocuğu tosladı. 2) e Taşıt ön kısmını bir yere veya bir başka taşıta hafifçe çarpmak 3) e, mec. Önündeki cismi görmeyerek hızla ona çarpmak 4) e, argo Para vermek Beyoğlu na çıkmadan rejisör ona bir elli kâğıt tosladı. A.… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 39yüzey — is., mat. Bir cismi uzaydan ayıran dış ve yaygın bölüm, satıh, yüz Birleşik Sözler yüzey bilimi yüzey şekilleri silindirsel yüzey yanal yüzey …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 40aləmtab — ə. və f. 1) aləmi işıqlandıran, cahana işıq verən; 2) m. Ay (göy cismi) …

    Klassik Azərbaycan ədəbiyyatında islənən ərəb və fars sözləri lüğəti