beyin
1beyin — is., yni, anat. 1) Kafatasının üst bölümünde beyin zarı ile örtülü, iki yarım yuvar biçiminde sinir kütlesinden oluşan, duyum ve bilinç merkezlerinin bulunduğu organ, dimağ 2) Muhakeme, usa vurma 3) mec. Bir şeyi yönetmede önemli görevi olan… …
2beyin — is. 1. anat. Mərkəzi sinir sisteminin ən mühüm üzvü, habelə bu üzvü təşkil edən və kəllə ilə bel sümüyü kanalını dolduran maddə. İnsan beyni. Qoyun beyni. Beyin xəstəliyi. 2. məc. dan. Ağıl, şüur, fəhm, zəka, baş mənasında. Onun beyni yoxdur,… …
3BEYİN — t. Kafatasının en büyük kısmını kaplayan, kalınca ve dayanıklı üç zarla örtülmüş olan bir sinir merkezidir. Yumuşak ve beyazımsı bir kitle olan beyin, duygu ve bilgi merkezidir. Ak ve boz maddeden yapılmıştır ve iki yarım küre olarak… …
4beyinəzici — sif. Başı ağrıdan, beyinə əziyyət verən, incidən; ağır, boğucu. Bir tərəfdən içinə dolmuş bu qədər adamın ağır nəfəsi, bir tərəfdən alaçıq keçələrinin beyinəzici havasından nəfəs almaq mümkün deyildi. A. Ş …
5beyin cerrahı — is., tıp Beyin konusunda uzmanlık yapmış cerrah, nöroşirürjiyen …
6beyin cerrahisi — is., tıp Hastanelerde beyin konusunda ameliyat yapabilen bölüm, nöroşirürji …
7beyin göçü — is. İleri düzeydeki meslek ve bilim adamları ile uzmanların bir başka gelişmiş ülkede yerleşip çalışmak amacı ile kendi ülkelerinden ayrılması İlim araştırmaları için kredi darlığı Avrupa dan Amerika ya beyin göçüne sebep olmaktadır. F. R. Atay …
8beyin kanaması — is., tıp Beyni besleyen damarlardan bir veya birkaçından dışarı kan sızması sonucu, beslenen bölgenin çalışmaz duruma gelmesi Bir beyin kanaması ile ölen Cenap Şehabettin... A. Ş. Hisar …
9beyin karıncıkları — is., ç., anat. İçinde beyin omurilik sıvısı bulunan, kafa içinin, dört boşluğundan her biri …
10beyin fırtınası — is. Kişilerin bir araya gelip herhangi bir konuyla ilgili düşüncelerini tartışmaksızın açıklayarak birbirleriyle fikir alışverişinde bulunmaları …