benzi sararmak
1benzi sararmak — yüzünün rengi solmak O böyle söylerken yanında bulunanların benzi sararırdı. Y. K. Karaosmanoğlu …
2benzi atmak (veya uçmak) — ansızın yüzünün rengi sararmak, solmak Necdet in benzi atıyor, kesik kesik soluyordu. Y. K. Karaosmanoğlu …
3benzi uçmak — yüzü sararmak Benzi uçtu, dudaklarındaki gülümseme soldu. M. Ş. Esendal …
4benzi kül gibi olmak — yüzünden kan çekilmek, yüzü sararmak …
5beniz — is., nzi 1) Yüz Benzi limon gibi sararmaya, gözleri ateş gibi parlamaya başladı. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Yüz rengi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller beniz geçmek …
6rengi atmak (veya kaçmak veya uçmak) — 1) solmak Rengi uçmuş kenarları yenmiş ... bir fotoğrafı var. A. Ş. Hisar 2) korku, heyecan vb. sebeplerle benzi sararmak Kadınlar da bu defa Tevfik i dükkânın kapısında yakaladılar, aynı şeyi ona açtılar, Tevfik in rengi uçtu, dudakları titredi …
7İLTİKA' — İnsanın rengi değişmek. Benzi sararmak …
8sapsarı kesilmek (veya olmak) — çok sararmak Heyecandan dudakları titriyordu ve benzi sapsarı kesilmişti. Y. K. Karaosmanoğlu …