başa geçirmek

  • 1baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 2akıl — is., klı, Ar. ˁaḳl 1) Düşünme, anlama ve kavrama gücü, us 2) ruh b. Bellek Hâlâ aklımda o tufan yağmuru. C. S. Tarancı 3) Öğüt, salık verilen yol Bu aklı size kim verdi. 4) Düşünce, kanı Şimdiki aklım olsaydı bu dükkânın yerine aç bir kahve! A. K …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 3ayak — is., ğı, anat. 1) Bacakların bilekten aşağıda bulunan ve yere basan bölümü 2) Bacak 3) Birtakım şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri İskemlenin bir ayağı kırık. Bu köprünün dört ayağı var. 4) Vücudun… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 4prova yapmak — 1) gözden geçirmek 2) oyunu sahnelemek için önceden denemek Hâlbuki onu odasına çekip de baş başa prova yaptığı zamanlarda pekâlâ kıvıracağa benziyordu. T. Buğra …

    Çağatay Osmanlı Sözlük

  • 5yatıp kalkmak — 1) gecelerini geçirmek Yatıp kalktığım odamın penceresinden bakınca bir baştan bir başa bütün sokağı görüyordum. N. Cumalı 2) cinsel ilişkide bulunmak Öteki, çok kadınla oynaşmış ve hatta yatıp kalkmış, sevda damarları kaşarlanmış bir gençti. M.… …

    Çağatay Osmanlı Sözlük