-
1 поджигать
ateşlemek, yakmakТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > поджигать
-
2 разжечь
ateşlemek, alevlendirmek, yakmakТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > разжечь
-
3 поджигать
несов.; сов. - подже́чь1) tutuşturmak, ateşlemek2) (дом и т. п.) ateşe / yangına vermek, kundaklamak3) перен. kundaklamak -
4 старт
м1) спорт. depar, çıkış; start ( на скачках)взять старт — depar / çıkış yapmak
дать старт — depar / çıkış vermek
2) (самолёта, ракеты) kalkışдать старт раке́те — füzeyi ateşlemek
3) ( место) depar / çıkış çizgisi, depar yeri -
5 зажигать
yakmak, tutuşturmak, ateşlemekТурецко-русский словарь и русско-турецкий словарь по строительству и архитектуре > зажигать
См. также в других словарях:
ateşlemek — i 1) Tutuşturmak, yakmak Ocağı ateşlemek. Cephaneliği ateşlemek. 2) Top, tüfek vb. patlayıcı maddeleri patlatmak 3) mec. Kışkırtmak, kızıştırmak 4) mec. Coşturmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
fünye — is., İt. fune 1) Barut vb. patlayıcı maddeleri ateşlemek için kullanılan kapsül 2) Topu ateşlemek için falya deliğine konulan araç … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağızotu — is., esk. Topları ateşlemek için falyaya konulan ve barutun patlamasına sebep olan madde … Çağatay Osmanlı Sözlük
ateşleme — is. Ateşlemek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
ateşleyivermek — i Çabucak ateşlemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
falya — is., ask., esk., İt. falia 1) Topları ateşlemek için ağızotunun konulduğu delik 2) Kapıp koyuverme, salıverme Sus! Buruntu geçiriyorum, azıcık kıpırdansam falya. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
fitillemek — i 1) Fişek, dinamit vb. patlayıcı maddelerin fitilini ateşlemek 2) mec. Birini kızdırmak veya kışkırtmak, fitil vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
patlatmak — i 1) Patlama işine yol açmak Kulakları patlatan bir ses bütün ormanı, bütün kuşları, bütün dünyayı susturdu. M. Ş. Esendal 2) Bir silahı veya patlayıcı bir maddeyi ateşlemek 3) mec. Bir insanın sabrını tüketmek 4) nsz Tokat atmak Şimdi patlatırım … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurşun sıkmak — silahı ateşlemek, mermi yakmak Az bir sürede bütün köy bu kurşunları sıkanın Hasan olduğunu öğrendi. Y. Kemal … Çağatay Osmanlı Sözlük
Fİ'L-İ KIYASÎ — Gr: Kurallı ve kaideli fiil. (İş ten: işlemek; ateşten: Ateşlemek gibi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HARRAKA — Eskiden düşman gemilerini veya düşman şehirlerini ateşlemek için, yakıcı âletlerle donatılmış olan harp gemisi … Yeni Lügat Türkçe Sözlük