alamet
1alamet — is., Ar. ˁalāmet 1) Belirti, işaret, iz, nişan Komşunun kızında da bir zamandır, sabırsızlık, taşkınlık alametleri çoğalmıştı. R. H. Karay 2) mec. Büyüklük, irilik bakımından şaşılacak durumda olan nesne Birleşik Sözler alametifarika kıyamet… …
2alâmet — (A.) [ ﺖﻡﻼﻋ ] işaret, iz, alamet, belirti. 2. çok iri …
3ALÂMET-İ GURUR — Gurur ve kibiri belli eden alâmet …
4ALÂMET — İz, nişân, işâret …
5ALÂMET-İ FÂRİKA — Ayırıcı işaret. Damga …
6hayra alamet değil — uğursuz sayılacak bir olay için kullanılan bir söz …
7beçkem — alâmet, belge; ipekten veya yaban sığırı kuyruğundan yapılan alâmet olup savaş günlerinde yiğitler takınırlar I, 483bkz: perçem …
8görküz — alamet, eser, nişane …
9belgü — alâmet, nişan, im, belge, I, 427, 428 …
10perçem — alâmet, belge, I, 483bkz: beçkem …