-
1 втихомолку
gizlice* * *разг.gizlice, hırsızlamaона́ втихомо́лку пла́кала — gizli gizli / için için ağlıyordu
-
2 украдкой
gizlice* * *hırsızlama, gizlice; kaçamak yaparakвзгляну́ть укра́дкой на кого-л. — kaçamak bir bakış atmak
-
3 красться
gizlice yaklaşmak* * *sine sine yaklaşmak / yürümek -
4 секретно
gizlice, gizli (olarak)секре́тно от кого-л. — birinden gizli (olarak)
-
5 тайно
-
6 вталкивать втайне
gizlice; için içeri itmek -
7 украдкой
gizlice (тайно); yavaş-yavaş, yavaştan (тихонько); sessiz-sedasız, yavaşçıqtan (втихаря) -
8 подбрасывать
несов.; сов. - подбро́ситьподбра́сывать мяч — topu havaya atıp atıp tutmak
2) врз atmakподбро́сь дров в печь — sobaya / ocağa (birkaç) odun (daha) at
3) ( подкидывать) gizlice bırakmakподбро́сить письмо́ — gizlice bir mektup bırakmak
подбро́сить ребёнка — bebeğini / çocuğunu bir yere bırakarak gitmek
4) разг., в соч.подбро́сь нас на вокза́л — bizi gara atıver
-
9 втайне
-
10 исподтишка
разг.gizlice; hırsızlama; el altından -
11 нелегально
illegal (olarak); yasadışı olarak; gizlice ( тайно) -
12 нелегальный
illegal; yasadışı; gizli ( тайный); yeraltı ( подпольный); kaçak ( контрабандный)нелега́льная литерату́ра — illegal neşriyat; gizli yayınlar
нелега́льный перехо́д грани́цы — sınırdan gizlice geçme
нелега́льная организа́ция — illegal / yasadışı örgüt
жить на нелега́льном положе́нии — gizli yaşamak
па́ртия перешла́ на нелега́льное положе́ние — parti illegaliteye geçti
-
13 подкарауливать
несов.; сов. - подкарау́литьyolunu gizlice beklemek, gözetlemek -
14 подкладывать
несов.; сов. - подложи́ть2) разг. (astar) geçirmekподкла́дывать шёлк под пальто́ — paltoya ipek astar geçirmek
3) daha koymakподложи́ть не́сколько поле́ньев — birkaç odun daha koymak
4) (gizlice) koymak, bırakmakв зда́ние была́ подло́жена бо́мба — binaya bomba konmuştu / yerleştirilmişti
-
15 подменять
1) (sezdirmeden / gizlice) değiştirmek; yerine koymak / ikame etmekподмени́ть ка́рту (игральную) — kartı / kağıdı değiştirmek
-
16 подстерегать
несов.; сов. - подстере́чь1) gözetlemek; yolunu gizlice beklemek; yakalamak ( ловить)2) тк. несов. beklemekих на ка́ждом шагу́ подстерега́ла смерть — onları her adımda ölüm beklerdi
подстерега́ть добы́чу (о звере) — avını gözetlemek
-
17 подсыпать
-
18 потихоньку
разг.1) ( медленно) ağır ağır, yavaş yavaş2) ( неслышно) yavaşça, yavaştanона́ потихо́ньку напева́ла — yavaştan şarkı söylüyordu
3) ( постепенно) yavaş yavaşон потихо́ньку улизну́л — usulcacık kaçtı
-
19 пробираться
несов.; сов. - пробра́тьсяпробира́ться сквозь толпу́ — kalabalığın içinde (zorla) kendine yol açmak
2) ( проходить тайком) (gizlice) sokulmak, dalmak, girmek; (içeri) sızmak (проникать в организацию и т. п.) -
20 прокрадываться
несов.; сов. - прокра́стьсяgizlice sokulmak / girmek, sine sine sokulmak
- 1
- 2
См. также в других словарях:
gizlice — zf. Kimseye göstermeden, kimseye belli etmeksizin, gizli olarak Gizlice muhalefete kalktı mı dikkat etmeliyiz. O. S. Orhon … Çağatay Osmanlı Sözlük
oğrınce — gizlice … Çağatay Osmanlı Sözlük
TECESSÜS — Gizlice araştırmak. Gizlice bakmak. * İç yüzünü araştırmak. * İç yüzünü araştırma merakı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tun tun kaçmak — gizlice kaybolmak Duyarlığı hastalık derecesinde yüksek, gerçekle bağlantısı zayıf, ürkek bir çocuktu İhsan, kavgadan gürültüden tun tun kaçıyordu. A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
dikize almak — gizlice gözetlemek Jale ... bilmem ben onu yine yakın dikize almış mıydım? S. Birsel … Çağatay Osmanlı Sözlük
haber uçurmak — gizlice haber göndermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
HAFİYYEN — Gizlice, saklı olarak, gizliden. Aşikâr olmıyarak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HAFİYYETEN — Gizlice, gizli ve saklı olarak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MAHFİYYEN — Gizlice. Gizli ve saklı olarak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
öğreşmek — gizlice anlaşmak, kavilleşmek … Beypazari ağzindan sözcükler
sızmak — nsz, ar 1) İnce aralıklardan veya gözeneklerden az miktarda ve belli olmadan yavaş yavaş akmak, çıkmak Cam kenarlarından sızacak esintiyle hasta olacağından korkar. S. Birsel 2) Gizli tutulan haber, sır vb. şeyler duyulmak, yayılmak 3) Herhangi… … Çağatay Osmanlı Sözlük