ıslanmak
11rutubetlenmek — nsz Nemlenmek, ıslanmak …
12yaşarmak — nsz 1) Islanmak, nemlenmek 2) Yaşla dolmak Anam beni çok bekleyecek diye gözleri yaşardı. F. R. Atay …
13sırılsıklam olmak — çok ıslanmak Sessiz yaşlarla sırılsıklam olan yanaklarından öptüm. Y. K. Karaosmanoğlu …
14sırsıklam olmak — çok ıslanmak …
15iliğine işlemek (veya geçmek) — 1) çok ıslanmak 2) çok üşümek 3) bütün varlığını kaplamak, çok etkilenmek En büyük payın yine de Celile nin iliklerine işlemiş korkusu olacağını zannederim. R. N. Güntekin …
16sıçana dönmek — üstü başı çok ıslanmak …
17yağmur yemek — yağmurda iyice ıslanmak, sırılsıklam olmak Ben önde, Nezir arkada, çamurlu yoldan, yağmur yiye yiye elimdeki pilli fenerin ışığında yürüyoruz. R. H. Karay …
18su gibi olmak — çok ıslanmak …
19su içinde kalmak — çok terlemek, su gibi ıslanmak …
20çılanmak — yaşlıktan ıslanmak; at terlemek II,150 …