ön hesap
1hesap — hèsāp m <G hesápa> DEFINICIJA reg. račun; broj, procjena ONOMASTIKA pr.: Esápović (Bjelovar) ETIMOLOGIJA tur. ← arap. ḥisāb …
2hesap — is., bı, Ar. ḥisāb 1) Aritmetik 2) Matematiksel işlem 3) Alacaklı veya borçlu olma durumu Al eline kalemi, şu benim hesapları görüver. S. F. Abasıyanık 4) Ödenecek ücretin dökümünü ve tutarını gösteren kâğıt, hesap pusulası, adisyon 5) Oranlama,… …
3hesap kitap — zf. Hesap sonunda, düşünüp taşındıktan sonra Hesap kitap, baktım ki elimde bir şey kalmıyor. Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller …
4hesap işi — is. Bir tür el işlemesi Onun namaz bezlerindeki mahareti yalnız hesap işlerinden ibaret değildi. H. Z. Uşaklıgil …
5hesap özeti — is., tic. Hesap sahiplerinin hesabına yatan ve söz konusu hesaptan çekilen miktarların dökümünü gösteren cetvel, ekstre …
6hesap pusulası — is. Hesap …
7hesap kitap yapmak (veya etmek) — ayrıntılarıyla hesap edip düşünmek …
8hesap görmek — alacakla vereceği karşılaştırıp ödeşmek Oraya çıkınca hamallara onar kuruştan hesap göreceksin. M. Ş. Esendal …
9hesap vermek (veya hesabını vermek) — 1) bir işin sorumluluğunu yüklenmek Hesap verin bakalım, nerelerde sürtüyordunuz bu saatlere kadar? R. N. Güntekin 2) herhangi bir davranışın sebebini açıklamak, anlatmak Evvela, sana birkaç haftadır mektup yazamayışımın hesabını vereyim. R. N.… …
10hesap belgesi — is. 1) Bankalarda çekilen veya yatırılan para karşılığında verilen belge, dekont 2) Alınmış veya ödenmiş olan tutarın dökümü, dekont …