ömrü
1ömrü oldukça — yaşadıkça Ekonomik özgürlüğümden bir nebze olsun ödün vermeyeceğim ömrüm oldukça. A. Erhat …
2ömrü uzamak — 1) uzun süre yaşamak 2) çok dayanmak …
3ömrü vefa etmemek — bir sonuca ulaşmadan ölmek …
4dayanım ömrü — is., fiz. Dayanma ömrü …
5dayanma ömrü — is., fiz. Bir malzemenin kopmasına, kırılmasına ve görevini yapamaz duruma gelmesine kadar göstermiş olduğu direnç, dayanım ömrü …
6alıcı kuşun ömrü az olur — başkalarına saldırmayı alışkanlık edinen kimsenin düşmanı çok olur, bu düşmanlar onun canına kıyarlar anlamında kullanılan bir söz …
7leyleğin ömrü (veya günü) laklakla geçer — boş, anlamsız konuşanların durumunu anlatmak için söylenen bir söz …
8ömür — is. <ər.> 1. İnsan, heyvan və ya bitkinin doğuluşundan ölümünə qədərki fizioloji vəziyyəti; həyat. Ömürdür, biri az yaşayır, o biri çox yaşayır. T. Ş. S.. Hayıf ömür qısa, arzu genişdir; Kim bu qayğı ilə titrəməmişdir. M. Müş.. Ömür yoldaşı …
9ömür — is., mrü, Ar. ˁumr 1) Yaşam Yok yere geçirdim günü, ah nideyim ömrüm seni. Yunus Emre 2) mec. Çok hoşa giden şey Bu adamın arkadaşlığı ömürdür. Birleşik Sözler ömrübillah ömrühayat ömür adam ömür boyu …
10Air Austral — Codes AITA OACIL Indicatif d appel UU REU Reunion …