lekelemek
1lekelemek — i 1) Bir şeyi kirletmek, bir şey üzerinde leke oluşturmak Kumaşı lekelemek. 2) mec. Birine, namusa dokunur bir suç yüklemek Durup dururken bir genci lekelemek güzel bir şey değil... Ç. Altan …
2adını kirletmek (veya lekelemek) — adının kötüye çıkmasına yol açmak …
3karamak — i, hlk. 1) Hor görmek Merhametin çoktur beni karama / Beni görüp mah yüzünü bürüme. Karacaoğlan 2) Karalamak, kara çalmak, lekelemek 3) Kötülemek, yermek …
4kirletmek — i 1) Kirli duruma getirmek, pisletmek Madenî kol düğmeleri bunları yeşilimtırak bir leke ile kirletirdi. A. Ş. Hisar 2) Küçük veya büyük abdestini yapmak, pislemek Çocuk altını kirletmiş. 3) Kadının ırzına geçmek, namusuna zarar vermek 4) mec.… …
5lekeleme — is. 1) Lekelemek işi 2) mec. Namusa dokunur bir suç yükleme, iftira etme Eski müdürlerini her gittikleri yerde olmadık iftiralarla lekelemeye çalışıyorlardı. H. Taner …
6mürekkeplemek — i Mürekkep sürmek, mürekkep dökerek veya damlatarak bir yüzeyi lekelemek …
7leke etmek (veya yapmak) — (bir şeyi) lekelemek Çocuk giysisini leke etmiş …
8leke sürmek — birine onurunu sarsacak biçimde iftirada bulunmak, suç yüklemek, lekelemek Annemi kıskanıyor, bana leke sürmek istiyor. H. E. Adıvar …
9on parmağında on kara — herkesi lekelemek huyu olanlar için kullanılan bir söz On parmağınızda on kara, iftira üstüne iftira çalıyorsunuz. T. Buğra …