başvurmak
1başvurmak — e 1) Bir işin yapılması için bir kimsenin aracılığını istemek 2) Bir şeye yararlanmak amacıyla el atmak 3) Bilgi sahibi olmak için bir kaynağı kullanmak, müracaat etmek …
2şiddete başvurmak — kaba kuvvet kullanmak …
3yoluna sapmak — başvurmak Hile yoluna saptı …
4tevessül etmek — başvurmak; kalkışmak; girişmek …
5allem — is. Bir işi istediği duruma getirmek için her türlü kurnazca çareye başvurmak anlamıyla allem etmek kallem etmek deyiminde geçen bir söz İhtiyarın üç aylıkları aldığı günler çıkagelir, allem edip kallem edip zavallının yarı maaşını çarpar kaçar.… …
6baş — 1. is., anat. 1) İnsan ve hayvanlarda beyin, göz, kulak, burun, ağız vb. organları kapsayan, vücudun üst veya önünde bulunan bölüm, kafa, ser Sağ elinin çevik bir hareketiyle başındaki tülbendi çekip aldı. N. Cumalı 2) Bir topluluğu yöneten kimse …
7başvurma — is. Başvurmak işi, müracaat Bunu sağlamak için her çareye başvurması bundandır. H. Taner …
8çalışmak — nsz 1) Bir şeyi oluşturmak veya ortaya çıkarmak için emek harcamak Bu eser için üç yıl çalıştım. 2) Herhangi bir iş üzerinde olmak 3) İşi veya görevi olmak, bulunmak Kışları onun mandırasında çalışıyor. H. Taner 4) Makine veya aletler işe yarar… …
9davalaşmak — nsz Birbiri aleyhinde mahkemeye başvurmak …
10eselemek beselemek — nsz Kandırmak için her türlü yola başvurmak, allem etmek kallem etmek Eseledi beseledi, bizi kandırdı …