öpmek
1öpmek — I, 163, 280 içmek, I, 163; III, 122bkz: opmak …
2öpmek — i, den, er Sevgi, saygı, bağlılık, teşekkür belirtmek amacıya dudaklarını bir şeye veya birine değdirmek Prenses karşıdan gelip yanağımı öptü. A. Gündüz Birleşik Sözler elöpen Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller öp babanın elini öperken ısırmak… …
3saçak öpmek — tar. sarayda bayramlaşma törenine katılan büyükler, padişahın tahtından sarkıtılmış halı saçaklarını öpmek …
4etek öpmek — yaltaklanmak, dalkavukluk etmek …
5ekmek öpmek — yeminin etkisini artırmak için ekmeği öpüp başa götürmek Şevki ekmek öpüp çocukları üzerine yemin ettikçe onun içine baygınlıklar çöküyordu. M. Ş. Esendal …
6alnından öpmek — beğenmek, takdir etmek …
7yer öpmek — esk. bir büyüğün önüne eğilmek …
8büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öpmek — saygı ve sevgi göstermek Buralara kadar zahmet ettiniz, büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim. H. Taner …
9el etek öpmek — 1) bir işi yaptırmak için çok yalvarmak 2) yaltaklanmak …
10el öpmek — yaşlı veya saygı gösterilmesi gereken kimselerin sağ elinin üstünü önce dudağa, sonra alna götürmek Mahalle yaşlılarının ellerini öpüp dualarını alarak kendi yaşıtları ile de sarılıp helalleşerek gitti. H. Taner …