çok gelişmiş
1derin — sf. 1) Dibi yüzeyinden veya ağzından uzak olan Genç kız onun kırık dişli ağzının içindeki derin karanlığa bakıyor. Ö. Seyfettin 2) Yüzeyden içeri inen 3) Kendi türünde çok gelişmiş, en ileri durumda olan Derin bir bilgin. 4) Yoğun Bu büyük köşkü… …
2boğa gibi — çok güçlü görünen, vücudu iyi gelişmiş (delikanlı) …
3aşırı — sf. 1) Alışılan veya dayanılabilen dereceden çok daha fazla, taşkın Ticaret az gelişmiş toplumlarda aşırı bir gelişme gösterir. O. Rifat 2) Bir şeye gereğinden çok fazla bağlanan, önem veren, müfrit, ekstrem 3) Gereğinden fazla, çok 4) zf. Ötede …
4kemikli — sf. 1) Kemiği olan veya çok kemiği olan 2) Kemikleri iyi gelişmiş Kemikli çocuk. 3) mec. Çok zayıf, sıska Uzun ve kemikli yüzler sanki keder için yaratılmış. R. H. Karay Birleşik Sözler kemikli balıklar …
5gelişkin — sf. Gelişmiş olan, mütekâmil Sorunları ve titreşimleriyle, çok gelişkin bir insan. S. İleri …
6katlı kur — is., ekon. Az gelişmiş ülke ekonomilerine özgü birden çok döviz kuru uygulama yöntemi …
7kemirgen — sf. Kesici dişleri çok iyi gelişmiş olan (hayvan) …
8kordalılar — is., ç., hay. b. Sölomları iyi gelişmiş çok hücreli hayvanlar topluluğu …
9nispetle — zf. Nispeten Bu üçüncü gidişimde Erzurum u bir öncekine nispetle daha çok toparlanmış, gelişmiş buldum. A. H. Tanpınar …
10EMPERYALİZM — Fr. Bir devletin, sınırlarını genişletme politikası. Sınırları genişletmekteki gaye, başka memleketlerin zenginlik kaynaklarını ele geçirme ve insanlarını kendi hesaplarına çalıştırmaktır. Bu maksat için çok defa silâhlı harp, hem masraflı, hem… …